İnsan Hakları Eğitimi

2050 itibarıyla, dünya nüfusunun %68’inden fazlasının kentlerde yaşayacağı tahmin ediliyor.[1] Uluslararası alanyazında hızlı kentleşmenin sağlık ve iyi olma hali üzerindeki etkisi gittikçe daha fazla tanınmaya başladı. Kentsel yönetim, nüfus özellikleri, yapılı ve doğal çevre, sosyoekonomik gelişmeler, sağlık hizmetleri yönetimi vs. gibi faktörlerin kent sağlığını olumlu veya olumsuz olarak nasıl etkilediği önümüzdeki yıllarda gittikçe daha da çok tartışılacak.

Türkiye’de hızlı kentleşme ve genel olarak halk sağlığıyla ilgili çok sayıda akademik ve akademik olmayan çalışma olmasına rağmen, kent yaşamının ve kentleşme süreçlerinin sağlık üzerindeki etkisiyle ilgili sınırlı sayıda araştırma bulunuyor. Research Worldwide İstanbul, kent yaşamının sağlık üzerindeki etkisini sürdürülebilir kalkınma hedefleri (özellikle SKH 3 (sağlıklı bireyler) ve SKH 11 (sürdürülebilir şehir ve yaşam alanları)) ve yerel yönetimler bağlamında inceleyen bir araştırma yapmayı hedeflemektedir.

Araştırmanın amaçları arasında:

· Hızlı kentleşmenin Türkiye’deki çocuk, engelli ve yaşlılar gibi kırılgan grupların fiziksel ve ruhsal sağlığı üzerindeki etkilerini ve bu etkilerin değişik coğrafi bölgelere ve kent-içi sosyo-ekonomik dağılımlara göre nasıl değişiklik gösterdiğini ortaya çıkarmak,
· Sağlık hakkına erişimde kentsel planlama ve halk sağlığı perspektiflerinin oynayabileceği rolleri ve bilgi eksiklerini ortaya koymak,
· Bilimsel ve uygulamaya yönelik bilgi eksikliklerinin giderilmesi ve sağlıklı kentler yaklaşımının yaygınlaştırılmasına yönelik müdahale teknikleri geliştirilmesi Bulunmaktadır..

[1] WHO, https://www.who.int/topics/urban_health/en/

Sağlık hakkı çalışmaları bünyesinde, 2019 yılında şu toplantılar yapılmıştır:

  • 4 Şubat 2019 tarihinde Research Worldwide Istanbul ofisinde Sağlıklı Kentler Birliği, TORAKS Derneği, Türk Tabibler Birliği üyeleri ve çeşitli üniversitelerin halk sağlığı ve şehir planlama bölümü öğretim üyelerinin katıldığı bir arama toplantısı.
  • 7 Mart 2019 tarihinde, Lund, İsveç’deki Raoul Wallenberg Enstitütüsü ofisinde Lund Üniversitesi ve Malmö Üniversiteleri’nin çeşitli bölümlerinden öğretim üyeleri ve araştırmacıların katıldığı Türkiye’deki mecvut durumunun İsveç’deki akademisyenlere aktarıldığı ve ortak çalışma alanlarının belirlendiği bir beyin fırtınası toplantısı.